Mikroskobik Ayakkabılar

Daktilo pasıdır.



Hahah merhaba ben, çok güzel olan.



Hangi çağda yaşasam acaba? Kavimler göçünü nereden nereye başlatsam? Hadi koşa koşa gidelim çağlara metro daha açılmadı. Ne zaman olursa olsun benim gözyaşlarını sildiğim, gülümsemelerini kavanozlarda biriktirdiğim, adına ağaç diktiğim bir mevsim olsun.



Kocaman mutlu olmaya hazır, umutsuz bir yalnızım. Hayata deli gibi bağlı ve bir o kadar da bu bağı inkar eden bir kızım. Az okurum çok izlerim. Etraf, insanlar. Gerçi bu huydan da geçtim artık. Artık bakmıyorum taşın yaşlığına, insanlığın şaşkınlığına. Görüntülere doydum. Yüzler gelip geçiyor. Duygular bir hüf çiçeği kadar dayanaklı. Her rüzgarda yönü değişiyor. Gözlerim mi gözlüklerim mi bilmiyorum ama o ikisinden biri fena kirlendi.



Kelimelerim. Onlar artık kalıp beton gibiler. Ruhuna mozaik ekip, güller büyüttüğüm, kalbinde çimenler yeşerttiğim kelimeler geride kaldı. Onları küçük bir harfken de sevmemiştim.


 Vaktinde bilmediğim kıymetler zamanımı hep iki kat harcıyor. Duygularım hep bir olay geriden geliyor. Bu hisleri hayata dublajlayamıyorum. Film hep kayık. Kafa da karışıyor haliyle.


İnsanın suçu birazda bu sanırım. Vaktinde yaşadıklarının kıymetini bilememek. Geçmişe dönüşmeden, geçmişi özlemeyi bilmek zor. Yani diyorum ki mabadınızı kellenizi dağıtmayın. Biriyle oturup öbürüyle düşünüyorsunuz. Yaşamaya devam etmek için lazım oluyor.


Bu sözler kime olabilir? Tabii ki bana. Severken bu sevgi bana. Hissettiğim, unutmamak uğruna tutunduğum acılar, ekşiler de bana. Karşımdaki ağaçlar, sizce de kendim kendime değil miyim? 

Hayır.

Allah bizimle beraber. Ben bir O bir de benim. Küçük bir noktadan ibaretim. Ruhumun karanlığı da noktada kaybolmuş bir mürekkeptir. Aydınlığım ben hariç, nokta hariç her yerdedir. Noktadan sonra yeni bir cümle başlar. Ben ki o hiç başlayamayan cümlenin ilk haliyim. Doğuştan nokta bekçisiyim. 


Kaybolduğum her neyse unutma ben! O noktanın içindedir. Mikroskobik ayakkabılarım hemen nokta kapısının önündedir. Mesele aydınlığa kapıyı açmak, nokta dışı gezmek ve bir daha noktaya dönmeyi bilmektir.


 Bol limonlu günler :)




Yorumlar

Popüler Yayınlar